top of page

En Popüler İkinci İş Trendi: Sürdürülebilirlik

Güncelleme tarihi: 23 Oca 2021

Döngüsel Moda nedir?


2014 yılında Dr. Anna Brismar tarafından oluşturulan döngüsel moda (Circular fashion) kavramı, mümkün olduğu kadar uzun süre kullanılabilecek, geri dönüştürülebilecek nitelikte üretilen ürünleri ifade eden bütünsel bir tasarım yaklaşımı. Temelinde, yeniden kullanılamayacak kadar eskiyen ürünlerin, yeni ürünlerin üretimi için gereken hammaddelere dönüştürülmesi felsefesi var.


Mevcut moda sistemine (doğrusal moda sistemi) göre çoğu marka, hızla satılan, çabuk yıpranan ve kısa sürede atılan, çöp sahasına gönderilerek yakılan tekstil ürünlerinden oluşuyor. Bu, doğrusal bir "al-bırak-at" modeli olarak adlandırılıyor. Ancak döngüsel moda anlayışı, üretimin israf olmamasına odaklanan ve bundan daha fazla sosyal normu içerisinde barındıran bir model. Döngüsel Moda kategorisine girecek ürünlerin, döngüsel ekonomiye uygun şekilde tasarlanıp tasarlanmadığı ve üretilip üretilmediğini gösteren beş önemli kriteri yerine getirmesi gerekiyor. Bunlar malzeme sağlığı, malzemenin yeniden kullanımı, yenilenebilir enerji ve karbon yönetimi, su yönetimi ve sosyal adalet.

Hala dünyanın farklı yerlerinde yaşayan yerli halkların üretim ve yaşam tarzlarından yola çıkarak oluşturulan Döngüsel Moda, giysilerimizin üretiminde kullanılan doğal kaynakların yoğun bir şekilde kullanılarak tüketilmesini azaltma yaklaşımını sahipleniyor. Ürünleri çöplükten uzaklaştırarak, yani "atıkları en başından tasarlayarak" doğrusal "al-bırak-at" modelini bozmayı amaçlıyor.


Döngüsel Moda, mevcut yeni kaynaklarla yeni ürünler yapmaktan ziyade; öncelikle kiralama, onarım, yeniden satış (ikinci el satış) ve takas gibi kanallarla ürünleri mümkün olduğu kadar uzun süre kullanımda tutmayı amaçlıyor. Bu süreç tamamlandıktan sonra artık kullanılmaz hale gelen ürünler, dönüştürülebilir materyal kullanımı nedeniyle (sayesinde) yeni kaynaklara dönüştürülüyorlar.


Neden Önemli?


Bir ürünün "kullanım ömrünün bitmesi", doğrusal moda değer zinciri açısından o ürünün artık tekrar kullanılamayacak duruma gelmesi anlamına gelir. Döngüsel bir modelin çalışması için ise ürünlerin, "kullanım ömrünün bitmesi" göz önünde bulundurularak tasarlanması gerekir. Döngüsel ürünler, uzun ömürlülük, farklı kullanımlara uyarlanabilirlik ve malzeme dönüştürülebilirliği açısından optimum kullanım stratejilerini içermelidir.


Gelecek Neden Döngüsel Moda’da?


Geçtiğimiz birkaç on yılda, modanın doğrusal üretim ve tüketim tarzı ciddi çevresel ve sosyal maliyetlere yol açtı. Moda, çevresel sonuçlara çok az önem vererek, endişe verici bir oranda doğal kaynakları kullanmaya (tüketmeye) devam etti ve ediyor.


🌿 Her yıl üretilen 53 milyon ton tekstilin % 85'i çöp sahasında bekliyor veya yakılarak yok ediliyor.

🌿 Gezegendeki her insan için yaklaşık 13 kilogram atık üretiliyor.

🌿 Sektör genelinde tekstil ürünlerinin yalnızca % 13'ü geri dönüştürülüyor.

🌿 Tekstil ürünlerinin % 1'inden daha azı yeni giysilere ya da ürünlere dönüştürülüyor.


Moda endüstrisi şu an sadece savurgan değil, aynı zamanda gezegenin sınırlı kaynaklarını kullanma konusunda da oldukça duyarsız. Bu nedenle modanın doğrusal modeli radikal bir dönüşüme ihtiyaç duyuyor ve döngüsellik tam da bu yüzden gerekli hale geliyor.


Sürdürülebilirlik ve döngüsel moda, mevcut iş süreçlerine ek bir trend olarak değil, ömür boyu devam etmesi gereken bir yol olarak görülmeli. Yani sadece bugünün değil, yarının da sorumluluğu alınmalı.


Sadece Markalar Değil Bizler Neler Yapabiliriz?


Yeniden alma davranışından vazgeçerek giymek istediğimiz kıyafetleri kiralayabiliriz. Gardırobunuzu doldurmadan, tek gecelik bir kıyafete onlarca lira vermektense, bulunması zor bir tasarımcının kıyafetini rahatlıkla giyebilirsiniz. Yurt dışında pek çok örneğini gördüğümüz kiralama hizmetlerinin bir benzeri Türkiye’de; Instagram’da 785K takipçisiyle “Davet Çok Elbisem Yok” hesabı. Birçok markanın ürününü rahatlıkla kiralayabildiğiniz sitede ister döngüsel modaya, ister bütçenize katkı sağlama amacında olun günün sonunda satın almayarak karbon ayak izinizi daha da küçülteceksiniz.


Gardırobu çoktan dolmuş olanlar ise kıyafetlerini atmaktansa ikinci el sitelerde satarak hem gelir elde edebilir, hem de moda döngüsüne katkıda bulunabilirler. Son yıllarda oldukça popüler olan ve mevcut ekonomik konjonktürde daha da popüler olacak görünen sahip Dolap, ModaCruz, Gardrops, Tarz2 gibi uygulamalar, bu düşünüşe sahip kişilere, kolay uygulanabilir aplikasyonlar ile destek oluyor.


Birkaç gün önce H&M Türkiye’nin duyurmaya başladığı “Benim Kıyafetim Senin Kıyafetin Olsun” kampanyası tam da bu duyarlılığı sahiplenen bir proje. Alanında öncü 47 tanınmış ismin ( Başak Dizer Tatlıtuğ, Biricik Suden, Hande Can Demir- GardıropGurusu, Arzu Sabancı, Burcu Esmersoy, Tülin Şahin, Ahu Yağtu, Buse Terim, Yasemin Taciroğlu, @mcmirelacerica ) gardıroplarından ürünleri alarak satışını sağlayacak. Elde edilen gelir ise; WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), OGEM-VAK (Ormancılığı Geliştirme ve Orman Yangınları ile Mücadele Hizmetlerini Destekleme Vakfı) ve DenizTemiz Derneği / TURMEPA derneklerine bağış olarak dönüyor. Projedeki satış www.modayipaylas.com adresinde 17 Aralık saat 18:00’da başlayacak. #ModayiPaylasxHM


Ve bağışta bulunun. Eğer kiralama ya da ikinci el sitelerde kıyafetlerini satma gibi bir zamanınız yok ise giymediğiniz kıyafetleri atmak yerine ihtiyaç sahibi kişilerle paylaşın. Bu konuda muhtarlıklar hassasiyetle bu çalışmaları yürütüyorlar.


Günümüzde Hızlı Çıkış Yapan Döngüsel Marka Örnekleri Hangileri?


Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de döngüsel modayı sahiplenen, bu konuda görülmemiş bir azim ve yaklaşımla ürünlerini üreten markalar ortaya çıktı. Arkalarında büyük güçlü markalar ya da isimler olmadan, sadece yaratma, üretme isteğine ve gezegenin kaynaklarını sömüren birçok markaya dur diyecek cesarete sahip genç isimler parlamaya başladı. Uzun ömürlü, kaliteli ürünler üretmekten geri dönüştürülmüş malzemeler kullanmaya ve giysilerinizin ömrünü uzatan hizmetler sunmaya kadar sürdürülebilir yaklaşımı baştan sona markalarına işliyorlar.


HADİ GELİN BİRLİKTE BU GÜZEL MARKALARDAN BİR KAÇINI TANIYALIM 😊


Hangi Markayı Neden Satın Almalı?



Bego Jeans, doğrusal modayı acı tecrübelerle yaşamış Abdulhalim Bey’in kurduğu bir marka. Temiz yarınlar için çevreye-doğaya-insana- hayata saygılı, sağlıklı, uzun ömürlü ve geri dönüşümlü kotlar tasarlıyor. Ürettiği kotlarda emekten malzemeye tam bir döngüsel üretim hareketini sahiplenmiş. #betodaygotomorrow mottosuyla da büyük markalara da bu harekete geçişlerinde ilham vermeye hazır!

🍃 @Begojeans www.begojeans.com


Gül Hanım’ın yemyeşil bir ülke olan Kanada’dan Türkiye’ye dönüşü, kurumsal hayatı bırakarak daha yerleşik bir hayata geçmesi sadece bir başlangıçmış. İkiz kızları Maya ile Mila’ya rahat ve sade giysiler bulmakta zorlanınca Siyah Fare Tasarım markasını yaratıyor. Böylece, çocukların özgür ruhunu yansıtan, her mevsim giyilebilen, %100 pamuklu, dönüştürülebilen, şık ve rahat koleksiyonlar ortaya çıkıyor. Tasarımları sadece bugünü değil, dünü, bugünü ve yarını tamamen kucaklayan zamansız tasarımlar.

@siyahfaretasarim www.siyahfare.com





Kadınları çalışma hayatında daha fazla görmek, başarılarını ve ekonomiye katkılarını takdir etmek sanırım öncelikle yine biz kadınların en çok istediği şey... Bir kadının kimseye bağlı olmadan ekonomik gücünü elinde bulundurması başta kendine olan güvenini ve hayatla bağını daha sıkı kurmasını sağlıyor.


Güçlü kadınlar kendine güvenen güçlü çocuklar da yetiştiriyor. Ancak günümüz dünyasında kadınlara olan destek olması gerekenin çok altında. Özellikle annelik döneminde işlerine ara vermek zorunda kalmış kadınlar, yeniden çalışma hayatına atılmakta zorlanıyorlar. Kurdukları iş bağlantıları artık eskimiş, beklentiler değişmiş, yaklaşımlar farklılaşmış oluyor. Ve birçok kadın bu mücadelede yenik düşmüş hissederek kendine olan güvenini de yitirmeye başlıyor.


Giyi Word kurucusu Göknil Bigan, bu süreçlerden geçmiş ve süreci sadece kendi için değil, bu konuda mağdur diğer kadınlar için de ele almış biri. Temellerini attığı “Yeniden Biz Derneği” ile kadının yaratma gücünü sosyal faydayla birleştirmek istiyor. 💗 Eğitimli ve deneyimli kadınların iş hayatına yeniden kazandırılmasına katkı sağlıyor. Tam da bu noktada hayali olan Giyi World’u kuruyor.


🌿🌿 🌿🌿🌿🌿 🌿🌿


Giyi World bilinçli tüketimi destekleyen ve bu nedenle her giydiğimizde dönüştürebileceğimiz, farklı kıyafetlerle kombinleyeceğimiz tasarımlar üzerine koleksiyonlarını hazırlıyor. Petrol türevleri yerine kullandığı doğada çözülebilen malzemelerle de insan tenine ve doğaya saygılı bir marka olma bilincinde. Üretimlerini ise, kadın kooperatifleri ile gerçekleştirdiği işbirlikleriyle sağlıyor. Sorumlu ve adil çalışma koşullarının yanı sıra kadın iş gücünü sahiplenerek kadınları sonuna kadar destekliyor. Giyi World, kullandığı malzemeden, kullanım alanlarına ve çalışma koşullarına kadar tamamıyla döngüsel modaya göre hareket eden bilinçli bir marka.

🍃 @giyiworld www.giyiworld.com/tr


Pek görmeye alışık olmadığımız bir yaklaşımla hareket eden bir marka The Loop Arts. Arkasında uzun yıllar kurumsal hayatta çalışmış iki girişimci kadın var. Yaşanmışlığı olan, sevdikleri eski el dokuma kilimleri köylerden toplayarak yeniden dönüştürüyorlar. 50 ila 100 yıla yakın yaşanmışlığa dayanan bu kilimlerle birbirinden farklı, bir daha aynısından bulamayacağınız ayakkabı ve terlikler üretiyorlar. Üstelik bu ayakkabıları el işçiliği ile ürettirerek bu zanaatın yaşaması için destek de oluyorlar.

🌿Başkalarının hikayesine sahip çıkarak kurdukları markanın, bu ürünleri giyenlerin hikayesiyle devam etmesini istiyorlar.


🍃 @thelooparts www.thelooparts.com


VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KAVRAMINI SAHİPLENMİŞ DİĞER MARKALAR..


🍃 @abtira

🍃 @bassigue


Kaynaklar: greenstrategy,

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page